israillilerin-74-netanyahuya-gvenmiyor-son-dakika-dnya-haberleri

İsrail halkının güven krizi devam ediyor. Son yapılan bir ankete göre, İsraillilerin yüzde 74’ü Başbakan Netanyahu’ya güvenmiyor. Bu çarpıcı sonuçlar, ülkenin siyasi ve toplumsal dinamiklerinde derin bir değişimin habercisi olabilir.

Anket, Hayfa Üniversitesi tarafından Aralık 2024’te gerçekleştirildi ve halkın tüm kesimlerini kapsadı. İsraillilerin yüzde 70’i Başbakanlık Basın Ofisi, Maliye Bakanlığı ve Ulaştırma Bakanlığı gibi kurumlara güvenmediğini belirtirken, yüzde 65’i de Başsavcılığa güvenmediğini dile getirdi. Bu rakamlar, ülkedeki güven sorununun geniş bir yelpazede hissedildiğini gösteriyor.

Ancak, en şaşırtıcı bulgular, İsraillilerin yüzde 55’inin polis teşkilatına güvenmediğini söylemesi ve yüzde 47’sinin kamu kurumlarından iyi hizmet almak için rüşvet verilmesi gerektiğine inanmasıydı. Bu tür güven eksiklikleri, temel kurumların işlevselliğini ve toplumun dayanışmasını tehlikeye atabilir.

Anket sonuçlarına ilişkin önemli bir uyarı da uzmanlardan geldi. Hayfa Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi’nden Eran Vigoda-Gadot ve Shlomo Mizrahi, “İsrail hükümetinin tüm düzeylerinde rüşvetin endişe verici bir şekilde yayıldığı” konusunda uyarıda bulundu. Bu durum, ülkenin siyasi ve yönetsel yapısında ciddi bir sorunun işaretçisi olabilir.

Araştırmacılar, İsrail toplumunun siyasi, hukuki ve kolluk sistemlerinde derin bir güven kaybı yaşadığını vurgulayarak, bakanlıkların siyasileşmesinin güvensizliği artırdığını belirtti. Bu tespitler, ülkenin demokratik kurumlarının zayıflığı ve toplumun genel hoşnutsuzluğu konusunda derin bir düşündürücülük taşıyor.

İsrail’in karşı karşıya olduğu güven krizi, sadece siyaset ve yönetim alanında değil, toplumun genel yapısını da etkiliyor. Bu durum, ülkenin geleceği açısından önemli bir sorun teşkil ediyor ve çözüm bulunması gerekiyor. Uzmanlar, bu tür anketlerin önemli bir uyarı işareti olduğunu ve hükümetin bu konuda ciddi adımlar atması gerektiğini vurguluyor. İsraillilerin güvenini yeniden kazanmak için somut ve etkili politikaların hayata geçirilmesi gerekiyor. Bu, ülkenin demokratik değerlerini korumak ve toplumun birlikte hareket etmesini sağlamak için hayati bir adım olabilir.