news-26102024-040953

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi (NSC), İsrail’in “meşru müdafaa” hakkı uyarınca İran’da askeri hedefleri vurduğunu bildirdi. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Sean Savett, konuya ilişkin AA muhabirine yazılı açıklama yaptı. İsrail’in İran’a yönelik saldırısının 1 Ekim’de İran’ın balistik füze saldırısına cevaben gerçekleştiğini aktaran Savett, İsrail’in “meşru müdafaa” hakkı uyarınca İran’da askeri hedefleri vurduğunu kaydetti. Savett, daha fazla bilgi için İsrail hükümetiyle irtibata geçilmesi gerektiğini belirtti.

İsrail devlet televizyonu KAN, İsrail’in İran’a saldırmadan önce ABD’yi bilgilendirdiğini bildirdi. Haberde, “İsrail, İran saldırısı öncesinde ABD’ye bilgi verdi.” ifadeleri kullanıldı.

KAN, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant’ın Savunma Bakanlığı binasında olduğu bilgisini paylaştı. İsrail ordusu, İran’daki “askeri hedeflere” yönelik saldırılar düzenlediğini duyurmuştu.

Açıklamada, “İsrail’e yönelik son aylarda devam eden saldırılara yanıt olarak, şu anda İran’daki askeri hedeflere hassas saldırılar düzenlenmektedir.” ifadeleri kullanılmıştı.

İran’ın yarı resmi haber ajansı Fars, İsrail’in Tahran’ın batısı ve güneybatısında bazı askeri üsleri hedef aldığını duyurdu. Fars Haber Ajansının haberinde, “Siyonist rejimin saldırısında Tahran’ın batısı ve güneybatısındaki bazı askeri üslerin hedef alındığı görülüyor.” ifadelerine yer verildi.

İran devlet televizyonu da başkent Tahran’daki patlama haberlerini doğruladı. Haberde, “patlamanın kaynağının henüz belli olmadığı” aktarılırken “bazı patlama seslerinin ise hava savunma sistemlerinden kaynaklandığı” bilgisi verildi.

Yarı resmi Tesnim Haber Ajansı ise olayla ilgili detayların daha sonra açıklanacağını belirterek, Tahran’daki Uluslararası İmam Humeyni Havalimanı ile Mehrabad Havalimanı’nda olağanüstü bir durum yaşanmadığını bildirmişti. Haberde, sosyal medyada patlamaya dair yayınlanan görüntülerin bir kısmının eski olduğunun tespit edildiği ve bu geceki patlamalarla ilgili olmadığı ifade edilmişti. Öte yandan yarı resmi Mehr Haber Ajansı, Tahran’daki petrol rafinerisinden görüntüler paylaşarak, rafineride herhangi bir patlama yaşanmadığını aktarmıştı.

Bu son dakika gelişmeleri, bölgedeki gerilimi artırabilir ve uluslararası ilişkilerde yeni dengeler oluşturabilir. İsrail ve İran arasındaki gerilim uzun süredir devam etmekte ve bu son saldırılar, bölgede daha fazla karmaşaya neden olabilir. Ayrıca, Amerika Birleşik Devletleri’nin bu duruma nasıl bir tepki vereceği de büyük önem taşımaktadır.

İsrail’in İran’a yönelik saldırıları, Orta Doğu’da güvenlik ve istikrarı tehdit edebilir. Bu tür saldırılar, bölgedeki tansiyonu yükseltebilir ve daha büyük çatışmalara yol açabilir. Uluslararası toplumun bu gelişmeleri yakından takip etmesi ve barışçıl çözümler bulunması için çaba harcaması gerekmektedir.

Sonuç olarak, bölgedeki tansiyonun artması, dünya genelinde endişe yaratmaktadır. Barışçıl çözümler bulunmadığı takdirde, bölgedeki çatışmaların daha da büyüyebileceği ve uluslararası güvenliği tehdit edebileceği unutulmamalıdır. Bu nedenle, tüm tarafların sükunetle ve sağduyuyla hareket etmesi, bölgedeki istikrarın korunması açısından büyük önem taşımaktadır.