İngiltere’de son zamanlarda yaşanan olaylar ülke genelinde protestolara sebep oldu. Southport kasabasında meydana gelen bıçaklı saldırı sonucu üç kız çocuğu hayatını kaybetti. Bu olayın ardından aşırı sağcı gruplar sokaklara döküldü ve polisle çatışmaya başladı. Sosyal medyada yayılan “göçmen olduğu” iddialarıyla birlikte ülkedeki protestolar hızla yayıldı.
Londra, Liverpool, Leeds ve Manchester gibi şehirlerde aşırı sağcı gruplar gösteriler düzenledi. Bazı protestolarda araçlar ateşe verildi ve ciddi olaylar yaşandı. Saldırıyla ilişkilendirilen 17 yaşındaki bir genç gözaltına alındı ancak ismi açıklanmadı.
Başbakanlık konutunun yakınında aşırı sağcılarla polis arasında çatışmalar yaşandı ve birçok kişi gözaltına alındı. Sunderland kentindeki cami çevresinde polise saldırıldı ve araçlar ateşe verildi. Bu durum polisin ciddi şiddet eylemlerine maruz kalmasına sebep oldu.
İngiltere İçişleri Bakanı Yvette Cooper, polise saldıran ve kargaşayı arttıran suçluların bedelini ödeyeceklerini belirtti. Polisin olaylara müdahale etmek ve yasaları uygulamak için hükümetin tam desteğine sahip olduğunu ifade etti.
Olaylar sırasında polisin maruz kaldığı şiddetin kabul edilemez olduğu vurgulandı ve halkın güvenliğinin en büyük öncelik olduğu dile getirildi. Bu tür olayların tekrar yaşanmaması ve toplumun huzurunun korunması için gerekli önlemlerin alınacağı belirtildi.
İngiltere’de yaşanan protestoların daha fazla şiddete yol açmaması ve sorumluların adalet önünde hesap vermesi için polis ve hükümetin işbirliği içinde çalıştığı gözlemleniyor. Toplumun huzur ve güvenliğinin sağlanması için gereken adımların atılacağı belirtiliyor.